Bilirsin ki anne uzakta kaldım
Yıllar aramızda oldu bir yığın.
Bir yapraktım, düştüm toprakta kaldım.
Nerdedir, nerde o müşfik kucağın?
Dertlerim çok büyük, ağırdır anne!
Dinleyen yok, her şey sağırdır anne!
Bari sen bana bir parçacık acı,
Sen dinle ruhumu kemiren derdi,
Bir cehennem şimdi içimde acı,
Kader eli bana gör neler verdi.
Her şeye baş eğen değildim anne!
Sevginin önünde eğildim anne!
Anne, kucağında yıllar geçirdim
Gönlümde dolaşan aşkı bilmeden.
Ruhumdan ben ona iksir içirdim
Südünü ağzımdan henüz silmeden.
Gizledim sevgimi yetişir anne!
Açıyorum şimdi, ben bir bir anne!
Doğduğum zamandan beri benim de
Bir maşukam vardı, cananım vardı.
Şimdi bilmem ki o hangi iklimde,
Hangi bir yabancı gönüle vardı.
Ben ki aşkıyla pek yorgunum anne!
Vurgunum hüsnüne, vurgunum anne!
Anne, sen daha çok yakınsın ona
Git bildir ki hâlâ esiridir can.
Bilmiyorsan eğer sor da komşuna,
Sevgilimin ismi: Şen Azerbaycan.
Azerbaycan, benim güzelim, anne!
Azerbaycan, benim emelim, anne!
Git onun bağrına yüzünü sür de
Rus’un çiğnediği toprağını öp;
Azerî oğlunun büyük ümide
Gömdüğü üç renkli bayrağını öp.
Belki de ölürüm gurbette anne!
Ruhumsa kalmasın hasrette anne!
Azerbaycanlı Gültekin